Bir tedirginlik, huzursuzluk doğacak içinde, onun ile yanyana, yüzyüze olunca— o denli yabancı düşmüş olacaksın ki yaşamının kendi, sahici anlamına, aykırılık duyacaksın ondan— ancak o zaman anlayacaksın, nasıl tam da senin kendi anlamın –ta kendin- olduğunu onun: o yıllar boyunca kendine ne denli aykırılaştığını— ama o da hemen duyacak, duyumsayacak senin duyduğunu: suskunlaşacak, kapanacak, uzaklaşacak…
Anlamayacaksın—
Çünkü, işte, temiz değilsin ki…
Ne çok yalan barınıyor oranda-buranda— ne çok sahtelik…
Ne çok sensizlik— sende…
Ne çok sensizsin sen—
ne çok sensiz sen…
Şimdi işte— olanak: sen ol sen.
Duyduğun garip tedirginliği, huzursuzluğu da çözümlemelisin: O senin en önemli şeyin (Herşeyin)— işte: yaşamının anlamı olduğu halde (olduğunu en içinde duymana, bilmene, yaşamana rağmen), rahatsız, sanki iğne üstünde hissedeceksin kendini— o da hemen hissedecek bunu, tabii ki: suskunlaşacak, hırçınlaşacak…
Buğu, aslında, heryerdedir—
—göremeyen, sensindir…
silemeyen sensindir—
Oruç Aruoba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder